Toz Metaller
Toz metal üreticisi AmerikanCrusible firmasının dünya disturibütörü Robert ZAPP’ ın Türkiye Distürübütörlüğü altında CPM grubu malzemelerin satışını yapıyoruz ve ZAPP dünya da ki en büyük toz metal stoğunasahip firmadır.
Öncelikle şunu söylemek gerekir , Toz metallerden kalıp yaparsanız bu ucuz olmayacaktır. Ve toz metal kullanan üretici firmaların derdi ucuz kalıp üretmek değil ucuza ürün elde edebilmektir.
1930 lu yıllarda üretilmeye başlanan toz metaller bazı gereksinimler neticesinde ortaya çıkmıştır, daha yüksek tokluk , daha yüksek alaşım , daha büyük ve sağlam ingottan üretilmiş malzeme , daha yüksek aşınma direnci gibi.
Bu şartları konvansiyonel malzemelerle sağlayamıyoruz , mesela bizim CPM grubu malzemeler içerisinde yer alan Ultra HSS diyebileceğimiz ve % 40 yüksek alaşım içeren malzememiz var ve bu alaşım yüklemesini ancak toz metallerde mümkün. Konvansiyonel yöntemlerle üretilmiş malzemelere böylesi bir yetenek kazandıramıyoruz. Mesela 1.2379 malzemenin matris harici alaşımı %15 – 16 civarında.
Herkes , aşınma direncini geliştirmek istiyor ama esas önemli konulara öncelik vermek gerekir , kabuk atması , basma mukavemeti, ağız dökülmesi gibi.
Kalıpta ağız dökülmesi bizim için önemli bir sorun tabi ki tamam ama ya kalıp kırılırsa “ tokluk yoksa” iş biter !gameover !işte bunun için toz metaller var.
Üretim yapan firmalar için hedef STANDART PERFORMANS’ a ulaşabilmek değil midir? Bunu sağlayabilmek için firmalar endüstri mühendisleri , makine mühendisleri vs çalıştırıyorlar , masraf yapıyorlar. Amaç , işin rutin üretim seyrini sağlayabilmek ve bu sayede firmalar Planlama yapabiliyorlar , yeni projelere vakit bulabiliyorlar . Bu durumu ancak uzun ömürlü ve dayanıklı çeliklerle sağlayabilirsiniz. Gün içerisinde yaşanan plansız duruşlar ve arızalar bunu engeller.
Tabi ki tek başına malzeme zannedilenin aksine mucizeler yaratamaz . Malzeme takımın bir üyesidir ama forvettir. Takımın diğer üyeleri (imalat aşaması – pres çalışma koşulları – bağlantı elemanları – ısıl işlem ) doğru çalışırsa , bizim toz metalimiz gol kralı olacaktır emin olun.
Sanayii de kötü malzeme diye bir şey olduğunu kabul etmek doğru değildir aslında ancak yetersiz malzeme vardır , bunu iyi tespit etmek gerekir . 1.2379 malzeme 1927 yılında bulunmuş ve hala kullanılan bir malzeme , kötü olsaydı kullanılır mıydı? Hayır , ama bugün sanayide geldiğimiz noktada üretim adetleri arttı , pres kuvvetleri arttı, basılan sacların mukavemetleri ve sertlikleri arttı tüm bunları göz önüne aldığımızda doğrusunu söylemek gerekirse 2379 malzeme artık yeterli gelmemektedir. Ve benim tanıdığım etrafımda bulunan kişiler arasında hala 1927 model arabaya binen kimse yok !
satın alırken , en ucuzdan en pahalıya malzeme sıralaması böyleyken ..
üretilen parça başı maliyette ise iş terse döner , en pahalıya aldığınız malzeme ile en ucuz parçayı üretebilirsiniz!
Takım çeliğinde kullanılan , üretilen en küçük ingot çapı Ø450 mm iken toz metaldeki en büyük ingot çapı 500 microndur !
Konvansiyonel yöntemlerle üretilmiş olan takım çeliklerin mikroyapısını incelediğimizde ise ortalamanın altında ki ( buna en küçük de diyebiliriz) karbür büyüklüğü 150 micron iken toz metallerde bu durum 5 microndur.
Konvansiyonel malzemeler %20 karbürden oluşabilirken , PM malzemede %17 karbür olsa dahi geometrisi ve matris üzerinde ki dağılımından dolayı daha iyi iş çıkarmaktadır!
Kırılan ya da sorunlu kalıp ve parçaları üzerinde yapılan laboratuvar araştırmaları sonucunda , %80 işleme hataları (tel erozyon – dalma erozyon – talaşlı imalat) , %18 ısıl işlem ve ancak %2 si malzeme (yanlış malzeme seçimi ve malzeme kusuru) kaynaklı olduğu sonucu vermiştir. Bu referansla işin %80 olasılıkla kendi bünyenizde kontrol ve takip edebileceğiniz ve önleyebileceğiniz işlemlerdir.
Mesela , malzeme yüzey kalitesi , yüzey basma mukavemetini direkt etkiliyor , taşlanmış ile parlatılmış yüzey arasında bile büyük fark yaratıyor.
Bunu PM malzemeler ile konvansiyonel malzemeler arasında karşılaştırdığımızda ;
Görüldüğü üzere , konvansiyonel malzeme üretiminden kaynaklanan sorunlardan ötürü parlatsan da büyük fark oluşamıyor.
Toz metal kullanarak elinizde olan %80 kabahat riskini sadece bu örnekle dahi azaltabilirsiniz.
Unutmayın , Sizlerin kalite standartınız kalıba yansır , bunun belirleyicisi sizlersiniz!
Tel erozyonda oluşan beyaz tabakayı kaldırmadığımız da , hiçbir zaman asıl sertleşmiş malzemeye ulaşamayız . EDM sonrasında oluşan tabakalar asıl malzemeden bağımsız malzemelerdir ve kalıp ömrünü direk etkiler. (çoklu kesim , akım miktarı vs.)
Bunun önüne geçmek için mikrokumlama , parlatma ve son meneviş gibi çareler vardır ve kullanmalıyız. Mesela son meneviş sıcaklığı 550˚C ise 515˚C de yapılacak meneviş ile tel erozyon sonrasında oluşan gerilimleri gidermiş oluruz.
Bunun yanında kalıplarda oluşan hasarların sebeplerini iki gruba ayırdığımızda;
- Adhesifaşınma , yumuşak iş parçasının sert malzemeyi aşındırması, nasıl önleyebiliriz;
- sertliğe çıkmak , yüksek sertlikte çalışmak her zaman risklidir dolayısı ile beraberinde kullanacağımız malzemenin yüksek tokluğa da sahip olması gerekir !
- Sertlikte çalışılıyor ve yetersiz ise daha fazla karbür içeren malzeme seçimi.
- Parlatma
- Kaplama
- Abrasif aşınma :sert parçanın yumuşak malzemeyi aşındırması,nasıl önleyebiliriz;
- Sürtünerek çalışan malzemeleri birbirinden farklı seçerek
- Aynı malzemelerde sertlikleri farklı seçerek
- Nitrasyon işlemi uygulayarak
- Parlatarak
Birde yorulma çatlaklarından bahsetmek gerekir , sürekli çalışan kalıplarda yorulma çatlakları sonrasında kırılmalar oluşur ve genel olarak tedbir almak için uygulanan yöntem malzeme sertliğinin düşürülmesidir. Bu yanlış bir çözüm yoludur sadece aynı sorunu daha fazla yaşanır hale getirir. Gerçekçi çözüm ise , daha fazla cobalt karbür içeren malzemeleri tercih ederek yüksek sertlikte kullanabilmektedir.
Son olarak ısıl işleme girecek malzemeler için birkaç öneri yapabiliriz. Aslında en kritik ve sizin kontrolünüz altında gelişen bu prosese yardımcı olabilirsiniz, tasarımlarda ufak değişiklikler , ısınma -ve soğuma hızını , sertlik dağılımını , gerilim stresini ve çarpılma toleransında olumlu etkiler yapacaktır.
Not: 2379 malzemeler çentiksiz darbe tokluğu 20 joule civarındayken toz metallerde tokluk 58 HRC de 115 joule konvansiyonel malzemelerle karşılaştırdığımız FARK çok fazla .toz metallerde 60 HRC de ise 62 joule düşüyor 2 HRC bile büyük fark yaratıyor. Yani toz metallerde 2 HRC lik bir sertlik değişimi kırılganlığı çok fazla etkileyecektir. 2379 gibi malzemeler alaşımının yetersiz olduğundan dolayı asla bunun gibi davranış gösteremez.